Sağlıklı beslenme, meme kanserinden korunmada çok önemli bir role sahiptir.Bu nedenle yediğimiz besinlerin doğal koşullarda üretilmesi ve sonrasında sofralarımıza gelmesi gerekir. Bu nedenle yağ oranı düşük, lifli besinler, taze sebze ve meyve içeren beslenme meme kanseri riskini azaltabiliyor.
Fazla miktarda meyve tüketen kadınlarda daha az tüketenlere oranla meme kanseri sıklığında azalma bildirilmektedir. Bunun sebebi olarak meyvedeki yoğun lif ve antioksidan içeriği olabileceği belirtilmektedir. Anti-oksidan ürünler A, C, E vitaminleri ve selenyumdur. Beslenmemizin sebze-meyve ağırlıklı olmasına ne kadar dikkat edersek, yağ tüketimimiz o derece azalacak ve meme kanseri riskimiz de buna paralel olarak azalacaktır.
Günde 21- 25 gram üzerinde lif (fiber) tüketilmesinin, menopoz öncesi kadınlarda meme kanseri sıklığını azalttığı gösterilmiştir. Buğday kepeği lifinin menopozda olmayan kadınlarda kan östrojen seviyelerini düşürdüğü ve buna bağlı olarak meme kanseri riskini azalttığı ileri sürülmektedir. Normalde günlük kalori ihtiyacımızın %30-35’ini yağlardan alırız. Dengeli bir beslenmede genel olarak alınan total kalorinin %30’dan azının yağlardan gelmesinin kanser riskini düşürdüğü bilinmektedir. Ayrıca, yağ grubu içinde Omega 3 açısından zengin beslenme kanser riskini azaltıyor.
Özellikle haftada 1-2 kere balık tüketilmesi önemli, ancak çiftlik balığı yada ağır metallerden zengin sularda yaşayan balıklar tercih edilmemelidir. Menopoz öncesi kadınlarda turp giller (kırmızı turp, beyaz turp ve şalgam), brokoli ve brüksel lahanası içerdiği izotiosiyanatın özellikle östrojen metabolizması üzerine etki yaparak meme kanseri riskini düşürdüğü bildirilmektedir. Tam tahıllı besinler, susam tohumu, sarımsak, sızma zeytin yağı, kayısı, şeftali, armut, üzüm, bal kabağı ve kiraz da lignan açısından zengin diğer sebze ve meyvelerdir. Havuç, kabak karnabahar yapılarında bulunan lignan özellikle menopoz sonrası kadınlarda östörojen karşıtı etki göstererek kanser oluşumu riskini azaltır. Menopoz sonrası hanımlarda folat miktarının yeterli alınması meme kanseri riskini azaltmaktadır
Folat açısından yeterli beslenme amacıyla doğal ortamında tabii ürünlerle beslenmiş hayvanın karaciğeri, ıspanak benzeri koyu yeşil yapraklı sebzeler, kavun, portakal suyu, enginar, pancar, brokoli, bamya ve kuru baklagiller tercih edilebilir. Folik asit, B6 ve B12 vitamini hücrenin yapı taşı olan DNA’nın yapılanmasında kilit rolü oynamaktadır. B6, B12 ve folik asit birlikte kullanılmasında meme kanseri ve rahim ağzı kanseri riskinin azaltıldığı bazı çalışmalarda gösterilmiştir.Tabii folat kaynakları, yeşil yapraklı sebzeler (brokoli, brüksel lahanası), tahıllar ve ekmekte, karaciğerde nohut ve patateste bol miktarda bulunmaktadır.
Karoten, havuç, lahana, fasulye benzeri sebzelerde bulunan bir madde olup düzenli tüketiminin meme kanseri riskinde ılımlı azalma ile ilişkili olabileceği bildirilmektedir. Flavonol, soğan, brokoli, maydanoz, siyah çay, yeşil çay ve kereviz gibi çeşitli sebzelerde bulunan maddeler olup, meme kanseri riskinde azalmaya sebep olduğunu gösteren çalışmalar mevcuttur. Fito-östrojenler, vücuttaki doğal östrojene benzer aktivite gösteren bitkisel kökenli bileşiklerdir. Çeşitli fito-östrojenler vardır. Bunların bir kısmı soya ürünlerinde olup “isoflavonlar” adı ile anılmaktadırlar. Diğer bir kısmı çeşitli tahıl ürünlerindeki liflerde, meyve sebzelerde ve keten tohumunda bulunabilen lignanlardır.
Ceviz, kanserli hücrelerin hayatta kalmalarını sağlayan enzimlerin aktivasyonunu engelleyen gama tokoferol adında bileşen içeriyor. Bu nedenle meme kanserinden korunmak için her gün mutlaka 2-3 tam ceviz tüketmeye çalışın. Sağlıklı menopoz sonrası dönemde bulunan kadınlarda tüketiminin meme kanseri gelişim riskinde ılımlı azalma sağlayabileceğini bildiren veriler olmakla beraber, içeriğindeki östrojen benzeri moleküller nedeni ile meme kanseri tanısı almış ve hormona duyarlı meme kanseri olan kadınlarda tüketilmemesi gerekmektedir.
Zerdeçal , zencefil ve diğer birçok ürünün faydası olabileceği gibi yan etkileri de vardır ve özellikle kemoterapi hastalarında kemoterapötiklerle etkileşime girebilirler. Kemoterapi ilaçlarının etkilerini azaltabilir veya arttırabilirler. Bu nedenle bu gıdaların gelişigüzel tüketilmemesi gerekir. Beslenmelerinde zeytinyağı kullanmak meme kanserinden korunmada önemlidir. Yapılan bir çalışmada, zeytinyağında bulunan antienflamatuar özellikteki fenolik bileşenler ve oleik asitin kanserli hücrelerin büyümesini engellediği belirtilmiştir. Fitoterapi konusu çok gündemde olup ayrı bir bilim dalıdır ve hastalıktan korunma ve hastalığın tedavisi sürecinde mutlaka diyetisyen ve fitoterapi konusunda uzman kişilerden yardım alınmalıdır.