Meme Kanseri Tipleri

Meme kanseri tipleri ikiye ayrılır. Bunlar; memenin in situ kanserleri, memenin invaziv kanserleridir.

Karsinoma in situ

Kanser hücreleri, bazal membranı invaze (yayılım) edip etmediklerine göre in situ ya da invazivdirler.
Yayılma göstermeyen (in situ) kanserler de; memede kanal (duktus) ya da meme bezinden (lobulus) gelişme durumuna göre duktal karsinoma in situ veya lobüler karsinoma in situ olmak üzere iki gruba ayrılırlar.

Özellikle 1980'li yıllardan sonra tarama mamografilerinin ön plana çıkmasıyla, yayılma göstermeyen in situ kanserlerin, tüm meme biyopsileri içindeki görülme sıklığı % 1.4'ten % 10'lara, tüm meme kanserleri içindeki oranı da % 5'ten % 15'lere yükselmiştir.

DKİS ve LKİS’nun şematik karşılaştırması:

 

karsinoma-in-situ

 

Duktal karsinoma in situ (DKİS) nedir?

Duktal karsinoma in situ meme kanserinin oluşma sürecindeki en erken değişiklik olarak kabul edilir. Malign epitleyal hücrelerin meme duktuslarının sınırları içinde kalarak bazal membranı geçmeyecek şekilde çoğalmasıdır. Anormal hücreler süt kanalları içerisinde kalmıştır ve pratik olarak yayılma potansiyeli taşımazlar. Eskiden görülme sıklığı % 3-5 iken, tarama mamografileri ile oran % 16’lara yükselmiştir. DKİS doğal seyri son derece belirsiz bir hastalıktır. Bu lezyonun invaziv duktal karsinoma dönüşmesi olasılığı 30 yıllık bir süre içinde kabaca % 30-50 arasındadır. DKİS esas kadın memesinde görülürken, erkek meme kanserinin % 5’inden sorumludur.

Tipleri; Nonkomedo, papiller, mikropapiller, kribriform, komedo kanserlerdir.

Duktal Karsinoma in situ Tanısı Nasıldır?

İn situ duktal kanserlerin çoğu zaman muayene bulguları yoktur. Bazen meme başında tek kanaldan kanlı/şeffaf akıntı şeklinde bulgu verebilir. Mamografide tesadüfen düzensiz ufak boyutlu kireçlenme bulgusu (pleomorfik mikrokalsifikasyon) şeklinde görülebilirler.

Duktal Karsinoma in situ Tedavisi Nasıldır?

DKİS, cerrahi ve/veya radyoterapi (ışın tedavisi) ile tedavi edilir. Cerrahi ve radyoterapiden sonra bazı hastalara antihormonal tedavi verilebilir.

Kitle bulgusu vermediği için, mikrokalsifikasyonlar tel ile veya radyoaktif maddelerle işaretlenerek çıkarılır. Eğer kanser, tek odaklı bir durumda ise etrafında yeterli temiz doku bırakılarak meme koruyucu cerrahi (MKC) ile çıkarılır. Geri kalan meme dokusunda mikroskobik tümör odakları olabileceği için kalan meme dokusuna radyoterapi (RT) uygulanır.

Eğer mikrokalsifikasyonlar yaygın olarak bulunuyorsa, tüm meme dokusunun çıkarılması (basit mastektomi, deri koruyucu mastektomi ve sonrasında implant ile onarım) gerekir ve bu durumda %100'e varan oranla tam iyileşme sağlanır. Duktal karsinoma in situ’da invaziv odak yoksa koltukaltı lenf bezlerinin tutulumu nadirdir, % 1-3 oranındadır. Bu nedenle tüm memenin çıkarılacağı hastaların; daha kötü özellikler gösteren (yüksek gradlı vs.) bazı tiplerinde, koltukaltı lenf bezlerinde kanser hücrelerinin gittiği ilk lenf bezi (sentinel lenf nodu biyopsisi) örneklemesi yapmak gerekebilir.

Bu hastalarda tedavi başarısı genellikle mükemmeldir.

DKİS, invaziv meme kanseri ile birlikte bulunabilir. Bu durumda tedavi stratejisini ve iyileşme beklentisini eşlik eden invaziv kanser belirler.

DKİS Neden Tedavi Edilir?

Yayılma potansiyeli olmadığı kabul edilen bir durum için neden ameliyat, ışın tedavisi veya antihormonal tedavi almanız gerektiği aklınızı karıştırabilir.

DKİS’ın yayılma potansiyeli taşımadığı kabul edilse bile zaman içerisinde invaziv yani yayılan kansere dönüşmesi söz konusudur. Aynı zamanda tetkiklerin saptayamayacağı kadar küçük invaziv kanser ile birliktelik gösterme ihtimali vardır. Günümüzde hangi hastaların kanser olma ihtimali taşıdığını bilmemizi sağlayabilecek testler yoktur. Bu nedenle DKİS saptanan hemen her hasta tedavi edilmelidir.

Lobüler Karsinoma in situ (LKİS)

Meme lobüllerinin içerisinde oluşan anormal hücrelerin sadece lobüllerin içerisinde sınırlı kaldığı duruma lobüler karsinoma in situ denir. Bu terim “karsinoma” sözcüğünü içerse bile meme kanseri demek değildir, bu nedenle kanser ile karıştırılmamalıdır. İnvaziv hastalık için bir prekürsörden çok riskte artışı ifade eden bir belirteç olarak kabul edilir. Her iki memede de meme kanseri riski 8-10 kat artmıştır.

LKİS Saptanan Kadınlar Nasıl Takip Edilmelidir?

LKİS saptandıktan sonra kadınlar 6-12 ayda bir doktor muayenesi olmalı ve 30 yaşından sonra her yıl mamografi ve meme ultrasonu çektirmelidir. 25 yaşında başlamak üzere meme MR ile de değerlendirme önerilebilir.

LKİS Saptanan Hastalarda Meme Kanseri Gelişmesi Önlenebilir mi?

LKİS saptanan kadınların tamoksifen veya raloksifen isimli ilaçları kullanılmasının meme kanseri gelişme riskini azalttığı gösterilmiştir. Tamoksifen hem menopozdan önce, hem menopoz sonrasında kullanılabilir. Ancak Raloksifen sadece menopoza girmiş kadınlarda kullanılmaktadır.

Meme kanseri gelişme riskini önlemek için en radikal seçenek her iki meme dokusunun alınarak memenin içinin boşaltılmasıdır. Beraberinde plastik cerrahi girişimlerle protez ve benzeri cerrahi rekonstrüktif işlemler eklenmesiyle beraber kozmetik açıdan yüz güldürücü sonuçlar elde edilebiliyor. 

Bunlar da İlginizi Çekebilir

meme-kanseri-tanisi-nasil-konur
Meme Kanseri Tanısı Nasıl Konur?

Herhangi bir şikayeti olan hasta öncelikle meme cerrahı tarafından muayene edilmelidi…

Devamını Oku
meme-kanseri-siniflamasi
Meme Kanseri Sınıflaması

Dünya sağlık örgütünün (WHO) meme kanseri histolojik sınıflaması…

Devamını Oku